Bildiğiniz gibi Bursa’ya daha çok turistin gelmesi için milyonlar harcanıyor, reklamlar yapılıyor.
Amaç bacasız sanayinin hacmini arttırmak, daha çok döviz girdisi ile şehir ve ülke ekonomisine güç katmak.
Daha geçen gün şehrimizin lezzetleri, yapılacak festival öncesi gastronomi turizminde öne çıkabilmesi için tanıtımı yapıldı.
- Belediyesi bu alanda öncülük yapıyor, Alinur Aktaş, farklı kentlere, ülkelere gidiyor, Bursa’yı tanıtıyor.
Buradaki tek hedef, daha çok turistin gelmesi.
Gelin görün ki, liyakatsiz bürokratlar yüzünden atılan adımlar zayi olabiliyor.
***
Herkesin malumu, bu sene şehrimize adeta turist akını var.
Avrupa’dan para harcamamak için gelenlerin aksine, Körfez ülkeleri vatandaşları esnafı ihya ediyor; acayip para harcıyorlar.
Ancak,
Adana, Urfa, Mardin gibi kentlerden gelen ithal, psikopat dilenciler, turistleri adeta taciz ederek para istiyorlar.
Özellikle Hanlar bölgesi, kapalı ve açık çarşıların ardından Cumhuriyet Caddesi’nde de alışveriş yapmaya gelen turistler, kucaklarında çocuk, değişik kıyafetli kalabalık dilenci grubunun ablukası altına alınıyor.
Öyle ki, peşlerine takıldıkları turistleri caddenin bir ucundan diğer tarafına kadar takip ediyorlarmış.
Cadde esnafı, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin zabıtalarının az olmasından ciddi anlamda şikayetçi.
Hatta konuştuğum birçok ticaret erbabı, zabıtalardan taciz edilen turistlerle ilgili yardım istediklerinde, yeterli kadro olmadığı cevabını alıyorlarmış ki, zaten denetimler sıklıkla yapılmış olsa böyle rezillikler yaşanmazdı.
Başka bir örnek vereyim, Kurban bayramı öncesinde Büyükşehir’in oluşturduğu dilenci timi, bayram sonrasında gevşetildiği için lüks AVM’lerin etrafını dilencilerden Bursa polisi koruyor.
Şimdi, acilen…
Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, esnafın zaman zaman müdahale etmek zorunda kaldığı dilencilerle ilgili çare üretmesi lazım.
Bu arada bir hatırlatma yapayım…
Bursa’mıza 35 yıl önce gelen zengin Arap turistler, kazıklandıklarını hazmedemedikleri için senelerce şehrimize gelmediler.
Şimdi de dilenci tacizlerinden dolayı turist kaybetmeyelim.
Bu arada kentimizdeki esnafa ve vatandaşlara da büyük sorumluluk düşüyor,
Lütfen bu utanmaz ve arlanmazlara bırakın para vermeyi, yüz bile vermeyin, itibarsızlaştırın, bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın mantığıyla hareket etmeyin.
Yılan bizi, hepimizi sokuyor, sonraki hoplayıp zıplamaların faydası da olmuyor.
Dolayısıyla, Bursa’ya daha çok turist gelmesi için yapılan reklamlara karşılık harcanan milyonlar, hepimizin parası olduğunu unutmayalım.
Yaşadığımız kente sahip çıkmalı, ölü taklidi yapmamalıyız.