Değişmediğimiz için, şikayet ettiklerimizden kurtulamıyoruz.
Baktığımızda milletvekilleri, belediye başkanları bir bakıyorsunuz eleştirdikleri partilere geçiyor. Çok eski bir gelenek, çürüme bu!
Sanki bu şahsiyetler malum koltuklara oturmak isterken, mevcut partilerin genel başkanlarına, il başkanlarına, üst düzey yöneticilerinin kafasına silah mı dayadılar?
Tabi ki hayır.
Nasıl oluyor peki Kamil?
Elbette pazarlıklar yapılıyor, acayip görüşmeler oluyor.
Hatta teşkilatın kabul etmediği, az sayıda partilinin itiraz edip, birçoğunun hesap yaparak hareket etmesinden, susmasından, ölü taklidi yapmasından dolayı, bir anda vekil veya belediye başkanı olarak ilan ediliyorlar!
Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı ve Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel gibi.
İsmini zikrettiğimiz başkanlar artık İYİ Parti’de değiller.
Bundan sonra formalarında AK Parti yazacak.
Yaşanan bu gelişme üzerine İYİ Parti İl Başkanı İsmail Kaya, Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu ve partililer, apar topar Yenişehir Belediyesi’nin önünde açıklama yaptılar. Kardeş dedikleri, İlçe Başkanlığı da yağan Ercan Özel'e acayip şeyler söylediler.
Basın açıklaması okunurken Ercan Özel, belediyenin penceresinden abilerini izliyor muydu, kaldırım taşı çalışmasını mı denetliyordu bilinmez ama Kaya, Özel’e göndermede bulundu, çok ağır sözlerle kendisini eleştirerek, “Namus, yaşamın tek gerçeği, hayatın ta kendisidir! Daha da ötesi; Namus varsa insanoğlu vardır, aile yapısı vardır, toplum vardır, millet ve devlet vardır. Ezcümle, namusun yoksa sen de yoksun Ercan Özel” dedi.
Yaşını başını almış il başkanına bir kez daha izahta bulunmaya gerek yok. Özel’i taşlarlarken, kendisini İYİ Parti’ye davet edenleri, aday yapanları da eleştirmek gerekmez mi?
Maalesef bu adım birçok yerde unutuluyor, kolay olan seçiliyor.
Bu memlekette siyaset yapanlar ne zaman hesap yapmayı bırakıp, Hz. Ömer’i örnek alırlarsa, ancak o zaman yaşanan siyasi skandallar son bulur.
Gerçi bu beklentinin bizim ülkemizde gerçekleşmesi çok zor.
Çünkü aşağısı sakal, yukarısı bıyık.
Bakın şöyle, beyler, bayanlar…
İYİ Parti’yi cehenneme diri diri atan AK Partililer, maalesef iki belediye başkanının saflarına katılma aşamasındayken susma orucuna başladılar.
Aynı şekilde, sosyal medyada Selçuk Türkoğlu’na ve önceki ve yeni yönetime isim vermeden saydırıp duran, masanın altında ıslık çalanlar da, huylarını değiştirmeyi düşünmek yerine, dedikodu yapmaya devam ediyorlar!
Bir tanesi de çıkıp, kralın çıplak olduğunu dile getiremiyor!
Bu arada Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı, AK Parti’ye katılma sürecinin ardından, kentin dışına taşınan, pavyondan ziyade, açık hava kerhanesine dönen o malum yerleri, iktidarlarının gücüyle yerle yeksan eder diye düşünüyorum.
Hatırlatmak iyi oluyor diye düşünenlerdenim, “bu geçişler, siyasi literatüre “transfer” olarak geçiyor, halkın gönlünde “ihanet” olarak kalıyor” ifadeleri tamamen hamasi bir nutuktur, kandırmacadır, asla inanmayın.
Ankara’da gözaltına alındığını canlı yayınlarla öğrendiğimiz, aradan 5 saat sonra İstanbul’daki Vatan Emniyeti’ne, oradan da Çağlayan Adliyesi’ne getirilen koskoca Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ı desteklemeye gelen, kurt işareti yapanların sayısı 2 bini geçmemişti.
Şehit cenazelerinde artistlik yapan, CHP’nin gönderdiği çelenkleri yırtıp atanlar, şimdilerde sütü dökmüş kediye dönmezdi!
Dolayısıyla,
Böyle başa, böyle şapka!
