Girdi maliyetlerindeki artış bir türlü durdurulamıyor.
Öyle ki, yumurtanın fiyatı 3 liraya dayandı. Üretici civcivini büyütemiyor, elindeki tavukları kesime göndermek zorunda kalıyor.
Yıllardır bu işin içinde olanlar yem ve elektrik başta olmak üzere diğer maliyetlerle baş edemez hale gelmiş durumda.
Tablo aydınlanacağına, sektörler açısından daha da kararıyor.
Geçen gün BTSO’nun meclis toplantısında sunum yapan ekonomist Can Fuat Gürsel, 2022 sonunda ABD parası doların fiyatının 20 TL olacağını, 2023’te ise 24 seviyelerine çıkacağını söyledi.
Fuat Hoca, son 60 yılın en yüksek enflasyonu ile karşı karşıya olduğumuzu belirtti.
Ve ekledi, “dünya genelindeki ekonomik sıkıntının geçici olduğu düşünülüyordu ama küresel merkez bankalarının faiz artışları krizin kalıcı olduğuna işaret ediyor” dedi.
Düşünsenize Fed’in açıkladığı faiz oranı 4,5, Avrupa’nın ise 3.
Yanı sıra, 2023’te ABD’de yüzde bir büyüme, EURO pazarında yüzde 5 küçülme olacağı ifade ediliyor.
Buna bağlı olarak ihracatta gerileme kaçınılmaz.
Bu da demek oluyor ki, Avrupa ve ABD’nin nezle rahatsızlığı uzun sürecek.
Dolayısıyla ülkemizdeki ekonomik hastalık yüzünden asgari ücretli, emekli yoğun bakımlık olacak.
Can Fuar Gürsel’in bir başka uyarısı da, bütçedeki açığın büyüyeceği ve üzerimize kabus gibi çöken enflasyondaki zıplamanın da devam edeceği yönünde.
Ve ciddi maliyet artışları.
Yani, hayat daha da pahalı olacak, zam sağanağı sürecek. Üretim azalacak. Önümüzde duran, bizi bekleyen kış, canımızı fena yakacak.
İktidar, yeni yılda asgari ücreti 7 bin 700 TL’ye çıkartmayı düşünüyor ama dar gelirlinin celladı haline gelen elektrik, doğalgaz artışları, gıda fiyatlarındaki anormalliklerle ilgili hala önlem alınmış değil.
Düşünsenize, hayvancılık yapanlar süt veren danalarını maliyetlerdeki artışlardan dolayı kesime gönderirken ağlıyor.
Şimdi de, tavuk çiftlikleri nefes alamıyor, feryatları duyulmuyor.
Böyle giderse, samandan sonra yumurta ithalinde de rekor kıracağız.
Slogan atarak Türklerin mutlu olduğunu her platformda dillendirenler,
Girdi maliyetlerindeki artış bataklığı tüm yurdu sarmışken,
Meyhanede kafayı çekip cumhuriyeti kurtarma projeleri yaptıktan sonra, kapalı kapılar ardında muhafazakâr iş insanlarıyla iş tutanlar,
Haberiniz var mı, otomobilin lastiği patladı, cantta gidiyoruz.
Sahi, Bursa Teknik Üniversitesi’nin yetersiz olduğunu söyleyen Mudanya Üniversitesi’ndeki hocaların, ülkenin ekonomik gidişatıyla ilgili cesaretli açıklamaları, tavsiyeleri olacak mi?
Böyle bir çıkış yapmayı akıl ederler mi, yoksa ölü taklidi mi yaparlar doğrusu merak ediyoruz!