Hayri Türkyılmaz, Mudanya Belediye Başkanlığı görev süresince devamlı tartışıldı.
Kimisi müteahhitlere sürekli zorluk çıkardığını söyledi, kimisi de esnafa kan kusturduğunu. Kendisine “Komünist Hayri”de diyenler oldu.
İki dönem geçtikten sonra, Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığını kaybetmesinin ardından,
Özgür Özel ile birlikte CHP’nin Bursa’daki tercihleri de değişmeye başladı ve Hayri Türkyılmaz için yolun sonuna gelindi. Mevcut 3 belediye başkanı sürpriz bir şekilde değişti.
Bu değişimden, Kılıçdaroğlu’na hürmet ve saygısı olan Hayri Türkyılmaz da payını aldı.
Genlerinde asilik olduğuna işaret eden tavırlar sergileyen Türkyılmaz’ın bağımsız aday olacağı iddia edilirken, yaptığı Ankara ziyaretinden sonra susmayı tercih ederek köşesine çekilme kararı aldı.
Türkyılmaz’ın yerine Mudanya gibi bir sahil kasabasına inşaat kökenli bir aday gösterildi. Bu tartışmaları, spekülasyonları daha da körükledi. Hatta Türkyılmaz’ın yeni adayın aleyhine çalıştığı da ortaya atıldı. Gelinen noktada bu iddiaları boşa çıkardığını görebiliyoruz.
***
Tartışmalar devam ederken Hayri Türkyılmaz basın mensupları ile bir veda yemeğinde buluştu. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını haramilere yedirmediğini ifade etti. Aday yapılmayacağını hiç düşünmediğini anımsattı.
Ve ekledi:
“Korkmadık, yılmadık, korkulacak iş yapmadık. Türkiye’de en çok soruşturma geçiren belediye olduk, müfettişler tek bir tane açık bulamadı” dedi.
Mudanya’nın sanayi kenti olmaması gerektiğini hatırlattı Türkyılmaz.
Evet, olmamalı da.
Bizim şehrimizin nadide gülü, dikey mimari ablukasına alınmamalı. Tarihi, kültürüyle anılmalı, bol bol turist gelmeli, olta balıkçılarıyla hatırlanmalı.
Türkyılmaz,
10 yılda Mudanya’da yaptıklarını anlattı, sitemkâr açıklamaları ile adeta eteğindeki taşları da döktü. Belediye Başkanlığı döneminde 4 daire 2 arabasını satıp ihtiyaç sahiplerine harcadığını söyledi. Sık sık vefanın önemine vurgu yaptı. Bir köşeye çekilmeyeceğini ilçenin hakkını savunacağını belirtti.
Bir gazeteci olarak, beden diline de bakınca, Hayrı Başkanın söylediklerini samimi buldum.
Kendisi CHP’ye toz kondurmasa da kırgın olduğu halinden belliydi. İnşaat kökenli bir adaya soğuk baktığı da anlaşılıyordu. Sanki “Brütüs”lerin arasında kalmış bir Romalı gibiydi.
Hayri Başkanın dönemi bitti ama tartışmalar bitmeyecek.
Yeni adayın da profiline bakınca, CHP için Mudanya’da işlerin kolay olduğu söylenemez. Deniz Dalgıç Hayri Başkandan çok farklı bir kalıba sahip. Kendisine baktığınızda ‘kasılmaktan kramp girecekmiş’ hissi uyanıyor. Şaşılacak olan bir başka şey ise, parti afişlerine baktığınızda seçmene gülücük çuvalından çıkmış görüntü veren Dalgıç’ın, Türkyılmaz’la hiç görüşmemiş olması. Ne kadar garip değil mi, vatandaşın elini sıkıp oy iste, parti büyüğüne selam bile verme!
Sloganda halkçı, kucaklayıcı, samimiyette düşene tekme.
***
Aday belirleme sürecinde de devamlı Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun isminin gündeme gelmesi de, olası bir başarısızlıkta eleştiri oklarını Nurhayat Hanıma çevirir.
Gerçi seçim öncesi CHP’de bir zamanların popüler dizisi Dallas’ı aratmayacak iddialar, CHP’li isimler tarafından dillendiriliyor.
31 Mart sonuçları Bursa’da CHP’nin lehine olursa sular durulur ama tersi olursa en büyük hasarı Nurhayat’ın gemisi alır. Gerçi kendisini henüz fırtınalı sularda görmedik. 31 Mart gecesi çıkan sonuçlarla ya yelkenlerini şişirecek ya da siyasi hayatı büyük bir yara alacak.
Unutmadan hatırlatayım, Hayri Türkyılmaz, müteahhit sevici meslek büyüğümüz, ÇGD üyesi gazeteciler açlık sınırında çalışırken, Bursa medyasında üst düzey maaş aldığını söyleyen, geçim kaygısı olmayan Yüksel Baysal’ın yazdığı, “Hayri Türkyılmaz Ne Yapmaya Çalışıyor” başlıklı köşesinden dolayı kırıldığını, haksızlık yapıldığını ifade etti.
Partisindekilerin teşekkürü çok gördüğü, 1 Nisan’dan sonra ise konuşulacak çok şeylerin olacağını hatırlatan Türkyılmaz, Mudanya’nın talan edilmemesi için STK çatısı altında mücadele etmeye devam edeceğini de meraklılarına duyurdu.
Şöyle bitireyim,
Seçime 9 gün kaldı. Ahir zamanda kahır günleri içinde olan vatandaşın derdi, tasası hayat pahalılığı. 31 Mart’ın belirleyicisi ekonomi olabilir; bunu sokaktan gözlemliyoruz.
Sonucu hep birlikte bekleyip göreceğiz.