Geçen gün Osmangazi Belediyesi'nin Zabıtası yapılan bir şikayeti değerlendirdi.
Bursa’nın Yeni Karaman Mahallesi’nde sahte içki yapan, sonra seyyar olarak satan yaşlı adamın tezgahına baskın yaptı. Ucuza balıklama atlayan, sorgulamayanları da canından edecek ev yapımı alkollere el konuldu; açgözlü amcayla ilgili polis soruşturma başlattı.
Zabıta niye gitti o mahalleye?
Sebebi belli, insan sağlığını daha fazla para kazanma uğruna hiçe sayan şahsa dur demek için.
Şimdi gelelim asıl mevzuya.
Osmangazi Belediyesi’nin meydanında açılan,
Kilosu 300 TL’ye satılan merdiven altı, hangi hayvanın etinden imal edildiği belli olmayan sucuk ve daha birçok kalitesiz, menşei meçhul ürünün açıkta, tozun içinde, korunaksız şekilde satılan çadırı gündeme getirmiştim.
“Erkan Aydın’ı kim kandırıyor” başlıklı yazımda, Başkan Erkan Aydın’ın bu rezaletten haberi olmadığını da iddia etmiştim.
İktidara gelmeden, AK Parti’nin hem Osmangazi hem de Büyükşehir belediyelerini eleştiren CHP’lilere de göndermede bulunmuştum.
Hindistan’ı andıran görüntülere, açılan bu çadırda satılanları “görmüyorlar mı” demiştim.
Hatta her şeyin kayıt altına olması için görüntü çekmiş, köşe yazımda da kullanmıştım.
Mevzunun gündeme gelmesinden bir gün sonra o çadırlar oradan apar topar kaldırıldı. Tıpkı, Yeni Karaman’da sahte alkol tezgahı gibi.
CHP Osmangazi Meclis üyesi, Bursaspor taraftarının yakından tanıdığı Bülent Akça, görüntüleri izlediğini, yazıyı okuduğunu söylemiş, gerekli yerlere bildireceğini ifade etmişti.
Akça bu işin üzerinde durmuş, didinmiş.
Neyse ki gereken yapıldı, tüyü bitmemiş yetimin parasıyla alınan yetiştirilmiş rulo çimlerin üzerine kondurulan sözde “yöresel ürünler” pervasızlığı son buldu.
Eleştirdiklerine benzememek için Bursa’da yerel iktidar olan CHP’li belediyeler, meclis üyeleri, yanı sıra milletvekilleri ve parti yöneticileri, kentimize yaşatılanlara karşı uyanık olmakla birlikte, “ben görmedim, ben bilmiyorum, buraya kim izin verdi” demeden yağmur yağınca, “beni emecek toprak yok mu diye sessiz sessiz ağlayan” şehrimizi gülümsetmek zorundalar.
Dolayısıyla,
Bülent Akça’ya, Başkan Erkan Aydın'a ve bu işe el atan kim varsa, teşekkür ediyorum. Bursa için elimi taşın altına koyduğumu belirtmek isterken, bir sürü tehdit, ötekileştirmeye rağmen, çirkinliklere gözlerimi yumamıyorum.
İş takipçiliği benim sokağıma giremez, kaçak villalara ruhsat aldırmak isteyenlere tetikçilik yapmıyorum.
Bu kentin yaşanılabilir olması için öneriler, projeler ve eleştirilerde bulunuyorum.
Bu arada…
Muhalefet konumunda olan AK Partili etkili ve yetkililer neredeler, hala muhalefete alışamamış gibiler!
Hazır ellerine bir sürü fırsat geçmişken bunları neden değerlendirmiyor, Bursa adına adımlar atmıyorlar!
***
Bitirirken bir hatırlatma daha yapmak istiyorum. Bırakın mahallesiyle ilgili proje ve öneriyi, yaşanan sorunları belediyeye, polise, kaymakama bildirmeyen muhtarlar tanıyorum.
Hele, belediyeyle çözülecek işleri umursamadıklarında, vatandaşın gözünde de belediye başkanının nasıl günah keçisi ilan edildiğini biliyorum.
“Uç beyi” diyerek şımartılan bazı muhtarların mahallesiyle ilgilenmediğine hepimiz şahit oluyoruz.
Bir örnek vereyim, Alinur Aktaş ile Mustafa Dündar’ı gördüğünde muhtardan çok partili gibi davranan, mahallesiyle ilgili kılını kıpırdatmayıp, türkü, şarkı söyletince semtine hizmet ettiğini sanan, Yıldırım İlçesi Güllük Mahallesi’nde ikamet edip Kiremitçi’de muhtarlık yapan şahıs, Erkan Aydın ve ekibine de mahallede çözüm bekleyen sorunları taşımıyor.
Mesela, 5 yıl önce muhtarlığın hemen üzerinde Haşim İşcan’a çıkan yaya yolu, Doğanbey Toki’deki yönetim tarafından tel örgüyle kapatıldı, böylelikle vatandaşa geçiş zulmü yapıldı. İnsanlar 2 dakikada varacakları yerlere dolaşarak gitmek zorunda kalıyor.
Ki bu yol neredeyse yarım asırdan fazla vatandaşlara hizmet ediyordu. Ama kolay olanı yaptılar ve kapat gitsin dendi.
Yaşanan bu sorunu kendi aralarında konuşanlar da, bu sahipsizliği belediyeye, kaymakama taşımaya cesaret edemedi.
Şehreküstü Cami tuvaletleri ücretsiz yapan bir irada ortaya koyan, şebekenin rant oyununu bozan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın ve ekibi, barikatı ortadan kaldırıp halkın geçişini kolaylaştırması gerektiğini düşünüyorum.