Sağlığımızı ilgilendiren tüm tavsiyeler, direkt uygulanmaları durumunda hayatın kalitesinde her bakımdan artma meydana getireceklerdir. Düşüncede kalite, duygularda rahatlama, bedenin zihnin ve ruh dünyasının her bakımdan etkilendiği bu uygulamalar gelecek yıllarda daha da önem kazanacaklar ve yapılan bilimsel araştırmalar neticesinde kullanımları çok yaygınlaşacaktır. Her şeyden önce bu tedaviler ve uygulamalarla alâkalı olarak öncelikle cesarete, sabırla devam etmeye ve son olarak da keyfini çıkarmaya gerçekten çok ihtiyacımız var.

"Sağlık Allah'tan korkan için zenginlikten daha hayırlıdır. İnsanın kendisini iyi hissetmesi nimetlerdendir." Hz. Muhammed (s.a.s.)

Tıbb-ı Nebevî

Tıbbı Nebevî genel olarak İslâm Tıbbı tabiriyle ifade edilmeye çalışılır. Oysa çok daha geniş ve derin anlamları vardır. Bir hayat felsefesi ve yaşam biçimidir. İslam dinine mensup olmayan ve dini kaygılar taşımayan insanlar için de çok önemli bir şifa kaynağı olduğu rahatlıkla ifade edilebilir. İnsanlığın ortak mirasıdır. Müslüman toplumlarla sınırlandırmanın doğru olmadığı açıktır.  Tıbbı Nebevi tümüyle birlikte binlerce yıldır insanların birbirleri vasıtasıyla gelecek kuşaklara naklettikleri denenmiş hayat ve sağlık hakkındaki bilgi hazineleridir.

Tıbb-ı Nebevî nedir?

Nebevî Tıbbı, Peygamber Tıbbı anlamını taşıyan iki kelimeden oluşur. Bu başlık altında geçen bilgiler peygamberimizin uyguladığı ve çevresinde bulunan insanlara öğrettiği bir dizi yaşam felsefesi ve sağlıklı yaşam için yapılacak tavsiyelerdir. Hemen hemen hepsi geleneksel tavsiyeler olmalarına rağmen geçmişten günümüze gelene kadar sürekli korunmayı başarmışlar ve etkileri uygulayıcılar tarafından yaşandığı için güncelliklerini sürdürmüşlerdir.

Modern tıp, Hz. Peygamber (s.a.s.)’den öğreniyor!

Bugün modern tıp az yemek yemenin, egzersiz yapmanın, sebze ve meyve ağırlıklı beslenmenin önemini her geçen gün yeni gelişmelerle öğrenmeye devam etmektedir. Asırlar önce Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s) tarafından bazı hastalıklarda tavsiye edilmiş beslenme alışkanlıkları, sebze ve meyve tavsiyeleri bugün daha bir önemi anlaşılan bilimsel gerçekler olarak hepimizi heyecanlandırmaktadır. Yeni meydana gelen gelişmelerle, geçmişte tavsiye edilen alışkanlıkların bugün aynı düzeyde ve her bakımdan örtüşerek benzeşmelerinde büyük hikmetler vardır. Asırlarca önce tavsiye edilen ve o gün tam olarak anlaşılamayan tavsiyelerin bugün bilimsel gerçeklerle uyum içinde olmaları bu bilgilerin vahiy kaynaklı olmasından kaynaklanır.

Koruyucu hekimlik ve tamamlayıcı tıp

Tıbb-ı Nebevî; ağırlıklı olarak koruyucu hekimliğe, hastalanmadan hastalıklardan korunma yöntemleri üzerine yoğunlaşmıştır. Bu yüzden günümüzde bizim ifade etmeye çalıştığımız Tamamlayıcı Tıp Yöntemleri ile büyük oranda örtüşür. Tıbbı Nebevî sağlığın süreklilik taşıması için yapılması gerekenlerin adeta bir listesidir. Kapsamlı değerlendirmeler içinde Kuran 'da geçen tıpla ilgili ayetleri, tıpla ilgili hadisleri, tüm yaşam felsefesini içinde barındırmaya kadar hemen her şeye kendine has yaklaşımları ile çağlar ötesinden gelen birikimleri günümüze taşır.

Kuran-ı Kerim' de: 'Peygamber size ne getirdi ise onu alıp kabul ediniz. Sizlere neyi yasak etti ise, ondan vazgeçiniz.' (Haşr, 7.)

Yine 'Peygamberler onlara temiz şeyleri helâl kılıyor. Pis şeyleri haram edip yasaklıyordu...' (A'raf, 157.) buyrulmaktadır.

Burada helâl kılınıp haram edilen şeylerin sadece peygamberlerin kendi istekleriyle olduğu anlamı çıkarılmamalıdır. Bu istek ve temenniler önemli oranda vahyin ışığı altında gerçekleşmiştir.

Vahyin ışığı altında

Vahiy peygamberlere Allah Teâlâ tarafından gönderilen bilgilerin, yöntem ve önerilerin iletilmesine denilir. Bunun için dört büyük melekten birisi - Cebrail (a.s.) - aracılık eder ve karşılıklı olarak bilgi transferini gerçekleştirir.

"Mirac gecesinde meleklerden hangi topluluğa uğradıysam bana:

'Ey Muhammed! Size hastalıklardan tedavi olmak için, kan aldırmanızı tavsiye ederiz! Ümmetine de kan aldırmalarını tavsiye ediniz!' (İbn Mâce, 3477.) diyorlardı."

Peygamberimiz diğer bir hadisinde "Cebrail'in bana haber verdiğine göre, insanların tedavi oldukları şeylerin en faydalısı, kan aldırmaktır." (Hâkim, Tıp, 4/209; K. Ummal 10/2811) buyurmuşlardır.

Vahiy vasıtasıyla yapılan bazı tavsiyelerin hikmeti o yıllarda ortaya çıkmamıştır. Hatta bazı tavsiyeler anlaşılamamış ve bu tavsiyeler hakkında birçok spekülasyonlar üretilmiştir. Bugün bile insan beyni maalesef her şeyin hikmetini anlayabilmekten uzaktır. Anlayamadığımız bazı olayların ardındaki gerçekler ortaya çıktığında şaşırmamız veya hayat içinde karşılaştığımız hayal kırıklıkları bu yüzdendir.