ALLAH, KÂFİRLERİ SEVMEZ.

Allah'a ve Rasûlüne itaat etmekten kaçınan, Allah'ın var ve bir olduğunu kapatmak için insanların önüne ölümlü insanları çıkarıp Yaratanı görmezden gelen, kalp, kalıp, ten ve can veren, yediği içtiği, giydiği her şeyi yaratan Rabbine nankörlük edenleri Allah sevmez.  (Bak, Al-i İmran, 32, Bakara 152, Bakara, 41, Rum, 44.)

ALLAH, ZALİMLERİ SEVMEZ.

İslam'ın aydınlığından nasibini alamadığı için küfrün karanlıklarında şaşkın şaşkın dolaşırken Rab diye kendisi gibi birine tapınan ve onun koyduğu kuralları şaşmaz doğrular kabul ederek Allah'a ortak koşarak en büyük zulmü işleyen, Allah'a iftirada bulunan, Allah hakkında yalan söyleyenleri ve böylece kendisine zulmedenleri Allah sevmez. (Bak, Lokman 13, Al-i Imran 57, 140, Şura 40, Zümer, 32, En'am 93, Bakara 57.)

ALLAH, HADDİ AŞANLARI SEVMEZ.

Hak ile batılı ayırt eden Rabbimizin koyduğu sınırları aşan, kendi koyduğu kurallara insanları zorlayarak kendini put haline getiren ve insanlık sınırı aşarak haddini aşanlar, kadınına zarar vererek haddi aşanlar, Allah ve Rasûlüne isyan ederek haddi aşanları, Allah'ın helal kıldığı şeyleri haram kılanları, düşmanına karşı bile olsa haddi aşanları, Allah'a dua ederken bile haddi aşanları Allah sevmez. (Bknz. Bakara, 190, 291, Nisa 14, Maide 8, Araf 55.)

ALLAH, BOZGUNCULARI SEVMEZ.

İnsanın dengesini bozanlar, toplumların dengesini bozanlar, tabiatın dengesini bozanlar, zirai mahsülleri bozanlar, nesilleri bozanlar, yeryüzünün ve gökyüzünün dengesini bozanlar, ıslah ediyoruz zannıyla işgal ettikleri ülkelerde bozgunculuk yapanları Allah sevmez. (Bak, Bakara 205, Rum 41, Bakara 11, 12, Neml 34, Maide 64, Kasas 77.)

ALLAH, KİBİRLENENLERİ SEVMEZ.

Üzerinde kendisinin yarattığı hiçbir şey olmayan, dişinin ağrısına dayanamayan bazı insanlar, mal ve makam sahibi olduklarında kendilerinde bir varlık hayal ederek mal ve makamca kendilerinden aşağıda olanlara hava atmaya başlarlar.

Hatta Karun gibi servetinin kendisinden kaynaklandığı kuruntusuna kapılırlar ve şımarırlar.

Böylece Allah'a, anne ve babasına, yetimlere, fakirlere, komşulara karşı kendini üstün görme hastalığına tutulurlar.

İşte Allah bunları sevmez. (Bak, Nisa 36, Nahl 23, Kasas 76, Lokman 18, Hadid 23.)

ALLAH, HAİNLERİ SEVMEZ.

İlk başta kendisinin verdiği can ve teni götürüp yine Allah'ın yarattığı bir insanın verdiği emri ve yasakları, Allah'ın emri ve yasaklarından üstün tutarak onun dediği doğrultuda hareket etmekle Allah'a ihanet etmiş olur.

İkinci sırada kendisine örnek ve önder olarak peygamber gönderilmesine rağmen Allah'a baş kaldıranları örnek ve önder almakla peygambere ihanet etmiş olur. Eşine ihanet edenler, komşusuna ihanet edenler, hain bakışlarla çevreyi rahatsız edenler, emanete hıyanet edenler ve çok günah işleyenleri Allah sevmez. (Enfal 27, Tahrim 10, Nisa 107, Enfal 58, Hac 28.)

ALLAH, KÖTÜLÜKLERİN AÇIKLANMASINI SEVMEZ.

Yapılan bazı kötülüklerin yayılmasında daha kötü sonuçlar doğacaksa yayılmamalı.

Ancak zulme uğrayanın bu hakkını alabilmesi için yetkili makama şikayette bulunması kötülüğü yaymak anlamında değildir. (Baki Nisa, 148.)Allah, israf edenleri sevmez.

EN BAŞTA İNSAN İSRAFINI YAPANLARI SEVMEZ.

Firavun, Nemrut, Karun gibi kâfir yöneticiler, halklarını kafir olarak ölüp cehennem çöplüğüne attıkları için müsrif olarak tanıtılmışlardır.

Taşıdığı akıl ve zekânın farkına bile varılmadan bu dünyadan keşfedilmeden göçüp giden insanlar da israf edilmiş insanlardır.

Yeme ve içme maddelerinin de israf edilmemesini emreden Rabbimiz, müsrifleri sevmediğini haber verir. (Bak, Yunus 83, Dühan 31, En'am 141, A'raf 31.)