Yüce Rabbimiz:

“Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve doğrularla beraber olun.” (Tevbe, 119.) buyurmaktadır.

İçinde bulunduğumuz şartlar ne olursa olsun doğru sözden vazgeçmemeli ve yalana başvurmamalıyız. Zira yalan kişisel bütünlüğümüzden ve benliğimizden pek çok şeyi alıp götürür. Doğru söz ise hem sahibine hem de insanlara huzur ve istikrar verir.

İYİLİK YAPMAK:

“Allah iyilik yapanlarla beraberdir.” (Ankebut, 69.)

İyilik insanın kalitesini yükseltecek ve onu kurtaracak bir eylemdir. Dinimiz iyiliğe teşvik eder ve iyileri över. Bu nedenle küçük yaştan itibaren çocuklarımızı iyiliğe teşvik etmeli iyiliğin kendisi için büyük bir kazanç olduğu belirtilmelidir.

ADALETLİ OLMAK:

Adalet herkese hakkını vermek ve hak ihlaline zemin hazırlamamaktır.

Hazreti Peygamber (s.a.s) Efendimiz bir hadisinde şöyle buyurur:

“Adaletli davrananlar, Allah katında nurdan minderler üzerinde olacaklar.”

EMANETE RİAYET ETMEK:

Hazreti Peygamber (s.a.s.):

“Müslüman elinden ve dilinden emin olunan kişidir.” buyurur.

Müslüman, insanların güvendiği ve inandığı kişidir. Dolayısıyla kedisine emanet edilen bir şeyi sahibine iade eder.

Allah’ın Rasûlü  (s.a.s) bir hadisinde şöyle buyurur:

“Münafıklığın alameti üçtür. Söz verdiğinde sözünde durmaz, konuştuğunda yalan söyler, kendisine bir şey emanet edildiği zaman ona hıyanet eder.”

MERHAMETLİ OLMAK: Mahlûkata karşı şefkatle muamele etmek Müslüman’ın özelliklerindendir. Müslüman, yetimlere kimsesizlere, yoksullara ve bütün insanlara şefkatle muamele eder. Bunun yanında hayvanlara da eziyet etmez şefkatle yaklaşır.

“İnsanlara merhamet etmeyen kimseye Allah da merhamet etmez.” (Müslim, Fezail, 66.)

İNSANLARI AFFETMEK:

Müslüman intikam peşinde koşmaz, affeder ve affetmenin bir erdem olduğunu bilir. Öfkelendiğinde öfkesini kontrol eder.

“O takva sahipleri ki, (Allah’tan korkanlar) bollukta da darlıkta da, Allah için harcarlar, öfkelerini yutarlar ve insanları affederler. Allah güzel davranışta bulunanları sever.” (Âl-i İmran, 114.)

İLİMLE MEŞGUL OLMAK:

Müslümanlar imanları bilgi ve takva ile destekler ve Allah’ın rızasına uygun şekilde yaşamaya gayret ederler.

“De ki: hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” (Zümer-9).