Dünya ekonomisinde bilindiği üzere zaten sorun vardı. Virüs saplantısıyla daha da karmaşık hale geldi.
Reel ekonomi ile finans bağı koptu.
IMF ve Dünya Bankası başta olmak üzere ticaret örgütleri ile finans kurumları "2020'de büyüme azalacak fakat 2021'de işler düzelme yoluna girecek" diyor.
Veya öyle tahmin ediyorlar.
Fakat geriye dönüp baktığımızda geçmişte yaşanan süreçlerden ders alınıp alınmadığıdır.
Dolayısıyla 2021 denildiği gibi olacak midir?
Zira arka arkaya yaşanan krizlerde ortaya konan çözüm ve öngörüler işe yaramadı.
Tarih tekerrür ediyor, ders alınmıyordu.
Ancak; Ibni Haldun'un ifadesiyle "tarih değil, hatalar tekerrür eder."
Ve nihayet etti de.
Biz dahil bir çok ülke sorunu ekonomik söylemlerle açıklıyor.
Finansal olmayan sorunu, finansal yöntemlerle çözmeye çalışıyoruz ki bu sadece pansuman çözüm olacaktır.
An itibariyle yaşadığımız krizin temelinde küreselleşmenin koranavirus aracılığıyla yaşanan düzeltmesi yaşanıyor.
Bu düzeltme karlılığı, önlemez ihtirası, vahşi kapitalizm değerlerini yeniden tanzim edecek.
Yerelleşme ve millileşme daha da önem kazanacak.
Petrol fiyatlarındaki beklenmeyen düşüş ekonomilerde bazıları için dramatik dönüş, bazıları içinde yeni bir başlangıç olacaktır.
Zira petrol fiyatlarını fazla aşağıya çekmek, girdi maliyetlerinde düşüş sağlarken üretim ve de özellikle ihracat konusunda sıkıntılar çıkarabilir.
Olaya sadece enerji maliyeti üzerinden cari açık boyutuyla bakmak doğru analiz olmaz.
Petrol ülkeleri kaybederken biz dâhil birçok ülkenin yüzü gülüyor olabilir.
Fakat ürettiğimizi ihraç edeceğimiz ülkeler ithalat yeteneğini kaybederse ne olacak?
Bundan dolayı ekonomik gücün kartları yeniden dağıtılırken dünyayı Ankara'dan Türkçe okumak zorundayız.
Zira güç dengeleri ve emtia araçları değişiyor artık.