Yıllardır tartışıyoruz kentsel dönüşümü.
Çok yönlü bir konu.
Rant, mağduriyet, hukuksal süreç, yerel yönetimler ve sivil toplum örgütleri.
Aktörler ve etkenler fazla.
Rant iddiaları hiç bir zaman sona ermedi.
İlgili odalar her platformda kentsel dönüşüm projeleri hakkında çekincelerini ifade ettiler.
Belediye Meclislerinde çok sert tartışmalar oldu.
Kimileri savundu, kimileri muhalefet etti.
Ve süreç durdu.
Yaşanan o süreçte Şehir Plancıları Odası Nilüfer"de gerçekleşen bir projeyi yerel mahkemeye taşıdı.
Mahkeme oda lehine karar verdi.
Sonrasında Büyükşehir belediyesi konuyu Danıştay’a taşıdı.
Danıştay yerel yönetim erklerine ders verecek nitelikteki gerekçeli kararını açıklayarak yerel mahkemeyi haklı buldu.
Büyükşehir yönetimine uyarı niteliğinde gerekçelerini sıraladı.
Dedi ki Danıştay;
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Büyükşehir Belediyesi’ne devrettiği kentsel dönüşüme ilişkin yetki devri kapsamına ve içeriğine aykırı olarak kullanılmıştır. Yetki devrinin içeriği ve kapsamı nasıl kullanılacağı devir yazısında açıkça belirlenmesine karşın uygulamada bu kapsama dikkat edilmediğinden dolayı yer sahipleri ve müteahhitler için mağduriyetler oluşmuştur.
Ve devam etti Danıştay 6. daire başkanlığı.
İnsan yoğunluğunu arttırırken sosyal donatı alanlarını görmezden geliyor, alt yapıya yatırım yapmıyorsunuz.
Bursa 1’nci derece deprem bölgesinde olduğu için jeolojik çalışmaları, zemin etüd raporlarını dosyada göremiyorum.
0.50 emsal artışın yanında gizli emsaller ile (bodrum katları vb.) yoğunluğu artırıyorsunuz.
1/1000 ve 1/5000’lik uygulama ve nazım planların bir birine uymadığını, dolayısıyla alt ilçe belediyelerini yok saydiginizi görüyorum diyor.
Ve devam ediyor gerekçeli karar.
Keyfiyete göre bazen Büyükşehir belediyesi kanunlarını bazen de Kentsel Dönüşüm kanunlarını uyguluyorsunuz diyerek Bursa Büyükşehir Belediyesinin başvurusunu red ediyor.
Kısacası.
Yapacaksanız tüm kurallara uygun kentsel dönüşüm projeleri yapın derken, çarpık proje ve uygulamaların önünü kapatıyor.