İnsanların kaderleriyle oynamak …Şu anki mevcut karakterlikteki çalıştığımız sektör ve patronlarının yapmış olduğu en büyük aktivite.
Çalıştığın iş arkadaşlarınızın da mevcut aktivite de yer alması da bonusu.
Bunun karşısında sen insan, bu aktiviteye karşı güçlü müsün? Ayakta dura biliyor musun ?
Bu soruyu kendine sora biliyor musun ?
3 tane soru buna cevap olarak evet, hayır, belki…
Tereddütsüz evet , hayır diye biliyorsan şanslısın… ama çelişkilerle bel ki diyorsan işte o an bitmişsindir.
Asla tereddüt etmeden sorunlarınla baş edebiliyorsan, hayatta da kaderinle oynanmasına izin vermezsin.
Ama , çelişkiye düşersen hayatında en güvendiklerin dahilinde kaderinle oynanmasına izin verirsin.
Bir şarkı vardı ne olursa olsun yaşamaya mecbursun diye …
Bilmem hatırlar mısınız ‘ Bulutsuzluk özlemi’ nin sözleri şöyleydi :
Bugün canın çok sıkkın,
Her şey sana zor geliyor
Olabilir.
Bugün aşkın bitmiş,
O seni terkedip gitmiş
Olabilir.
Sanki sen hiç bilmediğin
Bir kaos içindesin,
Kim bilir.
Günlerin getirdiği,
Senin yitirdiklerin.
Sanki hiç umut yok.
Çok yorgunsun.
Ne olursa olsun,
Yaşamaya mecbursun.
Dediği gibi yaşamaya mecbursun…
Yaşadıkların karşısında dik duramıyorsan işte o zaman senin kıyametin kopmuştur.
Kopan kıyamette kimsenin umurunda olmaz…
Çünkü kopan kıyamet senin .
Öyle bir kehanetteyiz …kendine zarar gelmedikçe karşında ki insanın ne yaşadığı umurunda olmaz.
Zaman artık üretmekten çok tüketme çağı.
Doğaymış, hayvanmış, insanmış ne ki bunlar , neyin önemi var ki …
Onlar sadece birer kaynak ve bu kaynak tüketme kaynağıdır.
Bizim kehanetimiz de var olan her şey tüketilir.
Bu yüzden kaderinle oynanmasına izin verme.
Sen tek başınasın ve bu kehanette, tek başına olduğun için de yaşamaya mecbursun.
Ne olursa olsun dik ve kendinden emin olarak .