Ekonomik çalkantılar, eğitimdeki çöküş ve artan yozlaşma, sofralarımıza kadar uzandı. Sağlıklı beslenmek artık bir lüks haline geldi. Köfte ve dönerdeki domuz eti skandalının ardından, şimdi de salçalarda boya, kekikte yabancı madde, zeytinyağında ise tohum yağıyla karşı karşıyayız.

Hehşeri derneklerine şirin gözükmek isteyen bazı belediyeler, kentlerde açılan sağlıksız gıda çadırlarına göz yumuyor. Buralarda kilosu 300 TL'^ye sucuk, 250 liraya baklava, nerede üretildiği belli olmayan piyasadan çok ucuza  ve açıkta satılan terayağına vatandaşların itibar etmesi de şaşkınlıkla karşılanıyor. 

Geçtiğimiz aylarda Bursa'daki bir restoranın deposunda at ve eşek eti geçirilmesinin ardından devam eden sahtekarlık büyüyerek sürüyor. 

Tarım ve Orman Bakanlığı gıda analizlerine devam ediyor. Her gün güncellenen listeye gün içinde de eklemeler yapılıyor.

"Sağlığı Tehlikeye Düşürecek Gıdalar" kategorisinde Tarım ve Orman Bakanlığı'nın yaptığı testler neticesinde Köfteci Yusuf'un satmış olduğu köfte ve dana eti dönerin domuz eti olduğu tespit edildi.

Malatya'dan sonra Sivas sallandı! Malatya'dan sonra Sivas sallandı!

SALÇA, ZEYTİNYAĞI VE KEKİK’TE SAHTECİLİK

Bu arada skandal sadece Köfteci Yusuf'la sınırlı değil. Bakanlık yaptığı son yapılan testlerde kekikte yabancı madde tespit ederken bazı firmaların da salça yerine boya sattığını ortaya çıkardı. Ayrıca zeytinyağlarında yine tohum yağı çıktı.

Tarım ve Orman Bakanlığı, denetimler sonrası örnek alınan ürünleri laboratuvarlarında test ediyor ve ürünlerin içindeki maddeleri tespit ediyor.

Özellikle gıda ürünlerinden sahtecilik mide bulandıracak kadar büyümeye başladı. Et, zeytinyağı, bal, lahmacun, kebap gibi ürünlerde sıklıkla taklit ve tağşişe rastlanıyor. Fiyatından, tadından, renginden ya da kokusundan şüphelenilen gıdalardan uzak durulması sağlık açısından önem arz ediyor.

Editör: Haber Merkezi